Nişanın Bozulması

Nişanın Bozulması
Nişanın Bozulması

Nişanın Bozulması – İzmir Avukat

Nişanlanma; iki kişinin birbirleriyle evleneceklerini karşılıklı olarak vaat etmeleri şeklinde gerçekleşen bir ön sözleşmedir. Türk Hukuku’na göre geçerli bir nişandan söz edilebilmesi için iki kurucu unsur vardır. Bunlar karşılıklı evlenme vaadi ile kişilerin ayrı cinsiyetten olmalarıdır.

Nişanlanma aile hukuku konularından biri olup Türk Medeni Kanunu’nda 118-123’te düzenlenmektedir. Evlenmenin hukuki bir geçerlilik şekli var iken; nişanlanmanın kendine özgü bir şekli bulunmamaktadır.Herhangi bir imza veya merasime bağlı olma zorunluluğu bulunmamaktadır.

Ayrıca belirtmek gerekir ki nişanlanma yaşı da kanunlarımızca düzenlenmemiştir. Ancak ayırt etme gücüne sahip olmayan tam ehliyetsizlerin gerçekleştirmiş oldukları nişanlanma; TMK’nın 15.maddesinde belirtilen ‘’Kanunda gösterilen ayrık durumlar saklı kalmak üzere, ayırt etme gücü bulunmayan kimsenin fiilleri hukuki sonuç doğurmaz’’ düzenlemesi gereğince hükümsüz olacaktır.

Küçük ve kısıtlıların durumu TMK m.118/2’de‘’Nişanlanma, yasal temsilcilerin rızası olmadıkça küçüğü ve kısıtlıyı bağlamaz.’’şeklindedir.. Hem ayırt etme gücüne sahip küçüklerin hem de ayırt etme gücüne sahip kısıtlıların kendilerine sadakat yükümlülüğü gibi birçok yükümlülük yükleyen bir nişanlanma sözleşmesi yapabilmeleri için, yasal temsilcilerinin onayı gerekmektedir. Bu onay bulunmadığı takdirde, sınırlı ehliyetsizin yaptığı nişanlanma sözleşmesi yasal temsilcinin icazetine kadar askıda kalır.

Kanun Hükümleri Şöyledir:

A. Nişanlanma Madde 118- Nişanlanma, evlenme vaadiyle olur. Nişanlanma, yasal temsilcilerinin rızası olmadıkça küçüğü veya kısıtlıyı bağlamaz.

B. Nişanlılığın hükümleri I. Dava hakkının bulunmaması Madde 119- Nişanlılık, evlenmeye zorlamak için dava hakkı vermez. Evlenmeden kaçınma hâli için öngörülen cayma tazminatı veya ceza şartı dava edilemez; ancak yapılan ödemeler de geri istenemez.

Nişanın bozulmasının sonuçları I. Maddî tazminat Madde 120- Nişanlılardan biri haklı bir sebep olmaksızın nişanı bozduğu veya nişan taraflardan birine yükletilebilen bir sebeple bozulduğu takdirde; kusuru olan taraf, diğerine dürüstlük kuralları çerçevesinde ve evlenme amacıyla yaptığı harcamalar ve katlandığı maddî fedakârlıklar karşılığında uygun bir tazminat vermekle yükümlüdür. Aynı kural nişan giderleri hakkında da uygulanır. Tazminat istemeye hakkı olan tarafın ana ve babası veya onlar gibi davranan kimseler de, aynı koşullar altında yaptıkları harcamalar için uygun bir tazminat isteyebilirler.

II. Manevî tazminat Madde 121- Nişanın bozulması yüzünden kişilik hakkı saldırıya uğrayan taraf, kusurlu olan diğer taraftan manevî tazminat olarak uygun miktarda bir para ödenmesini isteyebilir.

III. Hediyelerin geri verilmesi Madde 122- Nişanlılık evlenme dışındaki bir sebeple sona ererse, nişanlıların birbirlerine veya ana ve babanın ya da onlar gibi davrananların, diğer nişanlıya vermiş oldukları alışılmışın dışındaki hediyeler, verenler tarafından geri istenebilir. Hediye aynen veya mislen geri verilemiyorsa, sebepsiz zenginleşme hükümleri uygulanır. IV. Zamanaşımı Madde 123- Nişanlılığın sona ermesinden doğan dava hakları, sona ermenin üzerinden bir yıl geçmekle zamanaşımına uğrar. Özetleyecek Olursak :

Türk Medeni Kanunu’na göre, geçerli bir nişanlılık ilişkisi kurulduğunun kabulü için aşağıdaki şartların gerçekleşmesi gerekmektedir;

  • Nişanlanacak kişilerin nişanlanma ehliyetine sahip olması; nişanlanmak için evlenmede olduğu gibi belli bir yaş sınır olmasa da yine de tarafların ayırt etme gücüne sahip olması şartı aranmaktadır.
  • Nişanlanma yönünde açık veya örtülü iradelerinin olması,
  • Nişanlanma önünde hukuksal engellerin bulunmaması; Kesin evlenme engellerinin bulunduğu hallerde nişanlanma da evleviyetle hükümsüz sayılır. Örneğin taraflardan birinin hâlihazırda bir başkasıyla evli olması, her iki tarafın aynı cinsiyetten olması gibi hallerde nişanlanma da geçersizdir.

Nişanlılığın Sona Ermesi

Nişanlılık ölüm gibi doğal sebeplerle sona erebildiği gibi, nişanlılar arasında geçen olaylar veya diğer engeller sebebiyle sona erebilir. Herhangi bir sebep olmaksızın da taraflardan biri nişanlılık ilişkisini dilediği zaman sonlandırabilir ya da karşılıklı anlaşmayla nişanlılığa son verilebilir. Nişanlılığa kimin hangi sebeple son verdiğinin daha sonra açılacak davalarda önem arz etmesi nedeniyle bu hususa dikkat edilmesi gerekmektedir. Aşağıda nişanlılığın sona erme sebeplerinden bazılarına yer verilmiştir;

  • Evlenme: Nişanlanmanın arzu edilen ve beklenen sonucu ve asıl amacı olan evlilik gerçekleştiği takdirde nişanlılık sona erer. Nişanlılardan birisinin başka birisiyle evlendiği durumlarda da nişanlanma sona erer.
  • Ölüm veya Gaiplik: Nişanlılardan birinin ölmesi veya gaipliğine karar verilmiş olması hallerinde nişanlanma kendiliğinden sona erer.
  • Çifte Nişanlanma: Nişanlılardan birisi, başka bir kişiyle nişanlandığı takdirde de nişanlılık ilişkisi sona erer. Bu durumda yeniden nişanlanan tarafın nişanı bozduğu kabul edilir.
  • Şartın gerçekleşmemesi: Nişanlanma belli bir şarta bağlı olarak yapılmış ve bu şart gerçekleşmemişse nişanlılık ilişkisine son verilebilir. Örneğin, bu yıl üniversiteden mezun olma şartıyla verilen evlenme vaadinden bu şartın gerçekleşmemesi halinde dönülmesi mümkündür.
  • Evlenme Engelinin Ortaya Çıkması: Nişanlanma bir evlenme vaadi olduğundan, kesin bir evlenme engelinin ortaya çıktığı hallerde nişanlılık ilişkisi kendiliğinden ortadan kalkar.
  • İmkansızlık Hali: Nişanlılardan birisinin cinsiyet değiştirmesi üzerine nişanlılık ilişkisi kendiliğinden sona erer.
  • Anlaşma: Nişanlılar aralarında anlaşarak nişanlılığı her zaman sona erdirebilirler.
  • İrade Bozukluğu Hali: Nişanlılardan birisinin kendisinin hile, aldatma veya tehdit ile nişanlandığını, aslında nişanlanma yönünde sağlıklı bir iradesinin olmadığını ileri sürerek nişanlılığı sona erdirmesi mümkündür.
  • Nişanın Bozulması(Nişanın Atılması): Nişanlılardan birisinin evlenmek istememesi nedeniyle hiçbir neden göstermeksizin nişanlılığa son vermesi halinde nişan bozulur.

Haklı bir neden yokken nişanın taraflardan biri tarafından bozulması veya nişanın taraflardan birine yüklenebilecek kusurlu davranış nedeniyle bozulması hallerinde diğer tarafın maddi tazminat isteme hakkı vardır. Söz konusu tazminat, dürüstlük kuralları çerçevesinde ve evlenme amacıyla yaptığı harcamalar ve katlandığı maddi fedakarlıkların karşılığı olarak görülmektedir. Yine aynı şekilde nişan giderleri de maddi tazminat davası kapsamında istenebilir. Maddi tazminat kapsamında istenebilecek harcamalara örnek vermek gerekirse, oturulacak bir alınması veya kiralanması, eve masraf yapılması, mobilya-beyaz eşya alınması, davetiye bastırılması, düğün mekanına para ödenmesi hallerinde bu masraflar karşı taraftan istenebilir.

Benzer ilginizi çekebilecek yazılarımız;

İzmir Boşanma Avukatı

Adres: Karşıyaka Tower No:12 Kat:9 Daire:59 Karşıyaka/İzmir

E-posta: info@efeshukuk.com

Telefon: +90 553 463 7079

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir