Yazılımların Korunması

Yazılımların Korunması
Yazılımların Korunması

Yazılımların Korunması – İzmir Avukat

Yazılım Nedir?

Yazılım, bir bilgisayarda donanıma hayat veren ve bilgi işlemde kullanılan programlar, yordamlar, programlama dilleri ve belgelemelerin tümü olarak tanımlanabilir. Bu tanımdan yola çıkarak yazılımın fikri mülkiyet açısından korunmasını inceleyecek olursak öncelikle Sinai Mülkiyet Kanunu ve Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu (FSEK) incelenmelidir.

FSEK kapsamında yazılım kavramına yer verilmemiş olmakla birlikte, bilgisayar programlarına yer verilmiş ve bilgisayar sisteminin özel bir işlem veya görev yapmasını sağlayacak bir şekilde düzene konulmuş bilgisayar emir dizgesini ve bu emir dizgesinin oluşum ve gelişimini sağlayacak hazırlık çalışmaları olarak tanımlanmıştır.

Yazılım Patenlenebilir Mi?

Hayır. Patente ilişkin düzenlemeleri içeren Sinai Mülkiyet Kanunu madde 82 kapsamında yalnızca bilgisayar programlarının patent korumasından yararlanamayacağı açıkça düzenlenmiştir. Bilgisayar programlarının bir donanım unsuru ile birlikte patentlenmesi ise mümkündür.

Industrial Property Law

Madde 82- (1) Teknolojinin her alanındaki buluşlara yeni olması, buluş basamağı içermesi ve sanayiye uygulanabilir olması şartıyla patent verilir. (2) Aşağıda belirtilenler buluş niteliğinde sayılmaz. Patent başvurusu veya patentin aşağıda belirtilen konu veya faaliyetlerle ilgili olması hâlinde, sadece bu konu veya faaliyetlerin kendisi patentlenebilirliğin dışında kalır: a) Keşifler, bilimsel teoriler ve matematiksel yöntemler. b) Zihni faaliyetler, iş faaliyetleri veya oyunlara ilişkin plan, kural ve yöntemler. c) Bilgisayar programları. ç) Estetik niteliği bulunan mahsuller, edebiyat ve sanat eserleri ile bilim eserleri. d) Bilginin sunumu. (3) Aşağıda belirtilen buluşlara patent verilmez: a) Kamu düzenine veya genel ahlaka aykırı olan buluşlar. b) Mikrobiyolojik işlemler veya bu işlemler sonucu elde edilen ürünler hariç olmak üzere, bitki çeşitl

Yazılım Telif Kapsamında Korunabilir Mi?

Evet, bilgisayar programları FSEK Madde 2 kapsamında ilim ve edebiyat eserleri içerisinde sayılmış ve telif kapsamında korunabileceği açıkça düzenlenmiştir. Bu kapsamda bilgisayar programlarının telif kapsamında korunabilmesi için hususiyet unsurunu taşımaları yeterli olup; telif korunmasından yararlanabilemek için bir sicil kaydı veya başvuru zorunluluğu söz konusu değildir.

Her ne kadar bir kayıt veya tescil zorunluluğu olmasa da bir yazılımın kim tarafından ilk defa üretildiğinin veya sahipliğinin ispatı açısından bir tescil işlemi zorunlu olmamakla birlikte faydalı olabilir.

Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu

B) Fikir ve sanat eserlerinin çeşitleri:

I – İlim ve edebiyat eserleri:

Madde 2 – İlim ve edebiyat eserleri şunlardır: 1. Herhangi bir şekilde dil ve yazı ile ifade olunan eserler ve her biçim altında ifade edilen bilgisayar programları ve bir sonraki aşamada program sonucu doğurması koşuluyla bunların hazırlık tasarımları,…

İlgili Yargıtay Kararları

YARGITAY 11. Hukuk Dairesi Esas: 2020 / 638 Karar: 2020 / 4396

Taraflar arasında görülen davada İstanbul 2. Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesince verilen 09.03.2017 tarih ve 2016/10 E- 2017/55 K. sayılı kararın taraf vekilleri tarafından istinaf edilmesi üzerine, istinaf isteminin esastan reddine dair İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 16. Hukuk Dairesi’nce verilen 10.12.2019 tarih ve 2017/3387 E. – 2019/2709 K. sayılı kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi … tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacı vekili, müvekkilinin “Solidworks” isimli yazılımının eser ve lisans hakkı sahibi olduğunu, müvekkiline ait eserin davalının bilgisayarlarına izinsiz olarak yüklendiğini ve kullanıldığını ileri sürerek FSEK 68 uyarınca telif hakkı bedeli olan 36.576,00 TL’nin 3 katı 109.728,00 TL’nin tahsiline karar verilmesini istemiştir.

Davalı vekili, müvekkili aleyhinde yapılan 2016/86 D.iş sayılı yapılan tespitin hukuka aykırı olduğunu, işyerinde yazılımın bulunduğu bilgisayarın müvekkiline ait olmadığını, dolayısıyla müvekkilinin bir sorumluluğunun bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir.

İlk Derece Mahkemesince, Çorum 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/96 D.iş dosyasında alınan raporda davalının işyerinde yapılan inceleme ile bir adet bilgisayarda SolidWorks Premium 7013 programına 28-D2-44-48-R7-CA MAC bilgisayarda 9000-0000-0016-9675-P4DF-35DD seri numarası kullanılarak 29.01.2015 tarihinde yüklenmiş olduğunun tespit edildiği, “SolidWorks” isimli yazılımın bir eser olduğu ve hukuki koruma altında olduğu, tespit raporunda yer alan ekran resimlerinden yazılımın ticari bir iş ile ilgili kullanıldığının anlaşıldığı, izinsiz kullanılan yazılım sürümünün TL cinsinden rayiç bedelin 22.032,00 TL olduğu, FSEK 68 uyarınca 3 kat tazminatın talep edildiği gerekçesi ile 66.096,00 TL’nin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.

Karara karşı taraf vekillerince istinaf isteminde bulunulmuştur.

Bölge Adliye Mahkemesince, İlk Derece Mahkemesi ile aynı gerekçe ile taraf vekillerinin istinaf istemlerinin esastan reddine karar verilmiştir.

Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.

Yapılan yargılama ve saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kuralları gözetildiğinde İlk Derece Mahkemesince verilen kararda bir isabetsizlik olmadığının anlaşılmasına göre yapılan istinaf başvurusunun HMK’nın 353/b-1 maddesi uyarınca Bölge Adliye Mahkemesince esastan reddine ilişkin kararın usul ve yasaya uygun olduğu kanısına varıldığından Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz istemlerinin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK’nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK’nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 26.10.2020 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.

YARGITAY 11. Hukuk Dairesi Esas: 2020 / 1517 Karar: 2021 / 4527 

Taraflar arasında görülen davada Ankara 3. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 04.04.2019 gün ve 2016/1 – 2019/140 sayılı kararı onayan Daire’nin 12.02.2020 gün ve 2019/2968 – 2020/1248 sayılı kararı aleyhinde davacı vekili tarafından karar düzeltilmesi isteğinde bulunulmuş ve karar düzeltme dilekçesinin süresi içinde verildiği de anlaşılmış olmakla, dosya için düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra gereği konuşulup düşünüldü:

Davacı vekili, “NET CAT” isimli bilgisayar yazılımının mali haklarının davacı şirkete ait olduğunu, davalı işyerinde 05.10.2010 tarihinde yapılan aramada iki adet bilgisayarda davacı şirkete ait “NETCAD” isimli bilgisayar programlarının kurulu olduğunun tespit edildiğini, bu şekilde kullanımın davacı haklarına tecavüz ve haksız rekabet eylemlerini teşkil ettiğini ileri sürerek FSEK 68. madde uyarınca mutad bedelin 3 katı tutarında olmak üzere şimdilik 10.500,00 TL telif tazminatının haksız fiilin gerçekleştiği tarihten itibaren işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiş, 20.05.2013 tarihli ıslah dilekçesiyle talebini 50.000,00 TL’ye yükseltmiştir.

Davalı davanın reddini istemiştir. Mahkemece uyulan bozma ilamı sonrasında yapılan yargılamada iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre davanın reddine dair verilen karar davacı vekilinin temyizi üzerine Dairemizce onanmıştır. Davacı vekili bu kez karar düzeltme talebinde bulunmuştur. Dosyadaki yazılara, mahkeme kararında belirtilip Yargıtay ilamında benimsenen gerektirici sebeplere göre, davacı vekilinin HUMK 440. maddesinde sayılan hallerden hiçbirisini ihtiva etmeyen karar düzeltme isteğinin reddi gerekir.

YARGITAY 11. Hukuk Dairesi Esas: 2019 / 1510 Karar: 2021 / 778

Davalı vekili, talebin zamanaşımına uğradığını, davalı şirketin bilgisayar programlarının ikinci el olarak alım satımı işi ile iştigal ettiğini, hitap ettiği tüketici kitlesine sattığı ürünlerin ikinci el olduğunu özellikle belirtmek suretiyle satış yaptığını, davacıya ait ürünlerin ilk kullanıcı tarafından yasal yollardan satın alınmasından sonra ikinci el ürün olarak alınıp satılmasının davacının marka hakkını ihlal eder nitelikte bir eylem olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre; davalı ….. Bilgisayar Elekt. İletişim Tekn. ve Yay. Dış Tic. Ltd. Şti.’nin davacı … aleyhine ikame ettiği, Microsoft’a ait 2. el bilgisayar programlarının alım satımının telif haklarına tecavüz teşkil etmediğinin tespiti istemine ilişkin davada, yayma hakkının tükenmesi sebebiyle davanın kabulüne karar verildiği ve anılan hükmün temyizi neticesinde, Yargıtay 11. H.D tarafından, bilgisayar programının 2. el satışını yasaklayan OEM lisans sözleşmesi 16. maddesinin 5846 sayılı Yasa’nın 23/2 maddesindeki emredici hüküm karşısında geçerli olmadığı gerekçesi ile onandığı, olayın ceza yargılamasına konu olduğu, ceza yargılaması sırasında aldırılan Adli Tıp raporunda da inceleme konusu davaya konu programlar üzerindeki 166 adet COA etiketinin (Microsoft özgünlük sertifikasının) orijinal olduğunun tespit edildiği, 2. el yazılımın daha önceki kopyaları tamamen silindikten sonra yeniden oluşturularak bu orjinal etiketlerle satışında bir sakınca olmadığı, gerekçesiyle davanın reddine dair verilen karar davacı vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizce onanmıştır.

Other works that may be of interest to you;

Address: Karşıyaka Tower No:12 Kat 9 Daire 59 Karşıyaka/İzmir

E-mail: info@efeshukuk.com

Phone: +90 553 463 7079

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *